BASINDA TDVS

DİN GÖREVLİSİ İLE CEMAAT KARŞI KARŞIYA GELİYOR"

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal çözüm istedi - "DİN GÖREVLİSİ İLE CEMAAT KARŞI KARŞIYA GELİYOR"

Camilerin aydınlatma haricindeki elektrik ve yakıt giderlerinin de diyanetin bütçesinden ödenmesi gerektiğini kaydeden TDVS Başkanı Nuri Ünal, “Para toplama yüzünden din görevlisi ile cemaat karşı karşıya geliyor. Bu sorun bir an önce çözülmeli” dedi.

Cami ve Kur’an kurslarının aydınlatma haricindeki elektrik giderlerinin ödenmesi konusunda sorunların devam ettiğini dile getiren Türk Diyanet Vakıf Sen (TDVS) Genel Başkanı Nuri Ünal, “Cami ve Kur’an kurslarının elektrik ve yakıt giderlerinin de bütçeden ödenmesi gerekiyor. Bütçeden sadece aydınlatma gideri ödeniyor. Para toplama yüzünden din görevlisi ile cemaat karşı karşıya geliyor. Bu sorun bir an önce çözülmeli” ifadelerini kullandı.

SADECE AYDINLATMA GİDERLERİ KARŞILANIYOR
Ünal, “Camilerimizde iki sayaç olması mecburidir. Bunun bir tanesi aydınlatma, diğeri ise ısınma/soğutma veya prizler içindir. Bütçeden sadece aydınlatma gideri ödenmekte, o bile sıkıntılara sebep olmaktadır. Bazı yerlerde aydınlatma giderlerinin sadece bir kısmı devlet tarafından karşılanmaktadır. Kalan kısmı cami cemaati tarafından karşılanmaktadır.”

DİN GÖREVLİSİ İLE VATANDAŞ KARŞI KARŞIYA GELİYOR
“Çoğunlukla bu tür giderler cami cemaatimiz tarafından karşılanmaktadır. Bu da mecburen din görevlilerimizin çabalarıyla olmaktadır. Dolayısıyla din görevlilerimiz ile vatandaşlarımız para toplama yüzünden karşı karşıya gelebilmektedir. Bunun içindir ki; aydınlatmada olduğu gibi cami ve Kur’an kurslarının elektrik ve yakıt giderlerinin de bütçeden ödenmesi gerekiyor. Biz bunun için gerekli başvuruları yaptık. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesinin yüzde 90’ı personel giderleridir. Biz bir yerden bütçe kısılarak bu giderlerin karşılanmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

CAMİ DERNEKLERİ ARACILIĞIYLA ÇÖZÜLMELİ
Din görevlisi ile cemaatin karşı karşıya gelmemesi için camilerin eksiklikleri konusunu vatandaşlarımız din görevlisine bırakmaması gerektiğini kaydeden Ünal,  “Bu sorunların cami dernekleri aracılığıyla çözülmesi lazım. Derneklerin kuruluş amaçları da budur zaten. Yönlendirici, kontrol edici din görevlisi olması lazım. Bu konuda bir sorun yaşanmaması içinde cami derneklerinin kontrolü ve denetiminde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da olması gereklidir. Çünkü yapılan işler camide ve Kur’an kursunda olmaktadır.”

YETKİ KARMAŞASI VAR
 “Valiliklerin yanı sıra diyanetinde denetim yetkisi olmalıdır. Dernek ve din görevlileri arasında bazen istenmeyen hadiseler yaşanıyor. Yetki karmaşası ortaya çıkıyor. Bir görevli bir yere atandığında dernek yöneticileri, camileri sahiplenebiliyor. Din görevlisinin kendilerinden izin alması gerektiğini, yapacağı her işte kendilerine danışması gerektiği gibi şartlar koşuyor. Hâlbuki o caminin sorumlusu din görevlisidir ve din görevlisinin amiri de bellidir.”

HERKES KENDİ İŞİNİ YAPMALI
“Bazı dernekler din görevlisinin amiri pozisyonuna kendilerini koyuyor. Örnek vermek gerekirse; din görevlisi bir işi çıktığı zaman müftülükten resmi iznini alarak işini halletmeye gidiyor. Dernek yöneticileri ise kendilerinden izin alınmadığını söyleyerek, tartışmaya mahal veriyor. Bu tarz istenmeyen hadiseler yaşanabiliyor. Görevli görevliliğini, muhtar muhtarlığını, dernek başkanı başkanlığını bilmeli. Herkes kendi işini yapmalı. Herkes görev ve sorumluluğunu bilmeli. Kimse kendini amir pozisyonunda görüp farklı davranmamalı” şeklinde konuştu.

İLK SAYFA GAZETESİ – 08.01.2021


Ekleyen: DİN GÖREVLİSİ İLE CEMAAT KARŞI KARŞIYA GELİYOR"