HABER DETAYLARI

DİN GÖREVLİLERİ SAHİPSİZ DEĞİLDİR


Değerli basın mensupları, kıymetli meslektaşlarım,

Bizler, Anayasal bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığı çalışanları din görevlileri olarak, üstlendiğimiz sorumlulukla ülkemizin her yerinde özveriyle görevlerimizi yapmaktayız.

İnsanlarımıza Yüce Dinimiz İslam’ın emirlerini, yasaklarını ve güzel ahlakını anlatmakta, aynı zamanda da cami ve mescitlerimizde ibadetlerinin sağlıklı bir şekilde yapılmasını sağlamaktayız.

Din görevlilerimiz, şehir merkezlerinde olduğu gibi ilçe, köy ve hatta mezralarda olmak üzere ülkemizin en ücra köşelerine kadar Camilerde ve Kur’an Kurslarında en zor şartlarda bile büyük bir özveriyle ve azimle başarılı bir şekilde görevlerini yerine getirmektedirler.

Gece gündüz demeden,  yağmur çamur demeden, mesai mefhumu gözetmeden görev yapan din görevlisi arkadaşlarımız doğan bebeğin kulağına ezan okuyarak isim koymasından tutun da vefat eden bir vatandaşımızın defin işlemlerine kadar yaz kuran kurslarında çocuklarımızın eğitimi,  gençlerimizin eğitimleri,  düğün ve nikahlarında, sevinçli ve üzüntülü günlerinde, kısacası insan hayatının her safhasında, her zaman ve her daim siz kıymetli halkımızın yanında ve hep iç içe olmaktadırlar.   

Sabah saat 4 -5 gibi çok erken başlayan, gece 23 gibi yatsı namazına kadar süren, devlet memurları arasında en uzun mesaisi olan din görevlileri gök kubbeyi inleten ezan ve selaları ile camilerimizde sizlerin ibadetlerine rehberlik etmektedirler.  

Köylerimizin büyük bir bölümünde okullarımızın ve sağlık ocaklarımızın kapanmasıyla tek devlet memuru olarak kalan din görevlilerimiz  bu önemli hizmetleri yaparken, bütün siyasi görüş ve düşüncelerin dışında olarak bütün vatandaşlarımıza ayırım yapmadan, halkımızın tamamına hizmet etmektedir.

Özellikle, seçimlerden önce ve sonra kazanan veya kaybeden bazı muhtarların din görevlilerimize olumsuz söz ve davranışlarıyla karşılaşmaktayız.

Bazı muhtarların seçimi kaybetmelerinin sebebi olarak imamları görmelerini asla kabul edemeyiz. Din görevlilerimiz de vatandaşlarımız gibi oylarını gizlice kullanırlar o kadar. Kimse seçimi kaybettim ve ya kazandım anlayışı ile din görevlilerimizi suçlayamaz, bununla ilgili onlara yanlış davranış içerisine giremez girmemelidir.

Edirne İlimizin Lalapaşa ilçesine bağlı Vaysal köyünde de, bu bağlamda talihsiz ve şık olmayan bir hadise yaşanmaktadır. 12 yıldır bu köyde büyük bir azimle ve başarıyla hizmet eden, köy halkının yediden yetmişi tamamı tarafından çok sevilen din görevlimiz hocamız  Mehmet MUŞ, 31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimler öncesi ve sonrası  muhtar adayları arasında tamamen tarafsız kalmasına rağmen,  “benimde her kes gibi demokratik hakkım olan bir oyum var onu da sandıkta kullanırım” demesine rağmen köy  muhtarı tarafından defaatle taciz edilmiş,  hakaretlere maruz kalmıştır. Gerek köy halkı,  gerekse ilçemizde ve din görevlisi arkadaşları tarafından çok sevilen görevlimize yapılan haksız ve insafsız tutum ve davranışları  nefretle ve şiddetle kınıyoruz. Basın açıklamamıza katılan ilçemiz merkez ve köylerinde görev yapan  tüm din görevlilerimizce de bu menfur hadisenin başka köy veya mahallelerde tekrarlanmamasını siz halkımızdan ve muhtarlarımızdan talep ediyoruz.

Turkiye Kamu-Sen ve Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak, bütün din görevlilerimizin ve Diyanet çalışanlarımızın yanında olduğumuzu, hak ve hukuklarının takipçisi olduğumuzu buradan belirtmek istiyorum.

Kimse Din görevlilerini sahipsiz sanmasın. Mahallede, köyde bütün zorluklara rağmen özveriyle görev yapan Din görevlilerimiz, o mahalle ve köy halkına birer emanettir. Din görevlilerimiz sadece ve sadece halkımıza ve geleceğimiz çocuklarımıza hizmet etmekte, rehberlik yapmaktadır.

Bu itibarla, seçimi kaybeden veya kazanan bir muhtarın, din görevlisine karşı kötü sözünü, davranışını kabul edemeyiz. Bunu yapanları kınıyor, gerekli görüşmeler ve yasal girişimlerde bulunacağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak, din görevlilerimizin bütün köylerimizde, mahallelerimizde huzurlu bir şekilde hizmet edebilmelerini istiyoruz. Şu mübarek Ramazan ayında böyle talihsiz hadiseler hiç yaşanmayarak değerli hocamız Mehmet MUŞ hocamız ve ailesi huzursuz olmasalardı  ne güzel olurdu değil mi? 

Din görevlilerimiz ve muhtarlarımız birlik ve beraberlik içinde omuz omuza vererek siz halkımıza çok daha güzel hizmetler vermelidirler. Bu vesile ile de din görevlilerimize, hocalarımıza her konuda destek olan, saygı duyan birlik beraberlik ve dayanışma içinde halkımıza güzel hizmetler yapan çok değerli muhtarlarımıza da huzurlarınızda teşekkür ediyoruz.

Herkes kendi işini yaparsa problem ortadan kalkar.

Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.

Saygılarımızla.

Şahin BULUR

Türk Diyanet Vakıf Sen

Trakya Şube Başkanı

 

 

 




Ekleyen: Türk Diyanet Vakıf-Sen

YORUM EKLE

E-Posta Adresiniz YayınlanMAyacaktır!!.
Lütfen Gerekli Alanları Doldurunuz..*








Gönder