Kullanıcı Adı:
Şifre:
Türk Diyanet Vakıf-sen
"Nesli kaybetmeden özümüze dönüş şart" manşetimize Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal'dan destek geldi. "Önder isimler kamu spotu yapılmalı!" ■ DİNİ motifler kullanılarak gerçekleştirilen Batı taklidi etkinliklerin toplumu, aileyi ve nesli yozlaştırdığını ifade eden Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, "Bir öze dönüş seferberliği başlatılmalı ve ilgili bakanlıklar, tarihimizden bugünümüze örnek insanların hayatlarını kamu spotu haline getirmeli" dedi.
“ÖZE DÖNÜŞ SEFERBERLİĞİNDEN KAÇARSAK NESİLLERİMİZ FARKLI BİR HALE GELEBİLİR!”
Geçtiğimiz gün gazetemiz Akit'in "Nesli kaybetmeden özümüze dönüş şart" manşetiyle gündeme getirdiğimiz habere Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal'dan destek geldi. Akit'e konuşan Nuri Ünal, "Nesillerimiz milletin özünden koparılarak yetiştirilirse özellikle çevremizdeki Müslümanların çok olduğu ülkelerin haline düşeriz. Bir sosyal medya çılgınlığımız var. Burada bir özendiricilik söz konusudur, insanları toplumda farklı bir hale özendirmek yarınlarımıza güvenle bakamayacak hale geliriz. Burada Millî Eğitim Bakanlığı, Diyanet işleri Başkanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve kendine dert edinmiş STK'lara çok iş düşüyor.” şeklinde konuştu.
"DİNİ MOTİFLER ÖZEL GÜNLERE ALET EDİLMEMELİ"
Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, öncelikle dinimiz dahilinde ve örf adetimize yönelik bir ölçü olması gerektiğini belirterek, "Özellikle son günlerde özel gün olarak adlandırılan günlerde dini motifleri kullanarak yapılan işler tabi ki bizleri sıkıntıya sokuyor. İnsanları ve milletleri bozmanın en güzel yolu kültürlerini yok etmektir. Topla tüfekle yıkamayan emperyal anlayış bizim kültürümüzü yozlaştırarak, dini değerlerimizi farklı hale getirerek bizi içten çökertmenin planını yapıyorlar. Dini motifleri kullanan insanların aşırılıktan kaçınmaları gerekir. Çünkü israf haramdır bunun ötesi berisi yok.
İLAHİYATÇILAR UYARDI: ÇAĞDAŞLIK SAFSATASI İLE AİLE VE GENÇLİK DİNAMİTLENİYOR
Bir yandan Haçlı'dan devşirme yasalar aileyi parçalarken, diğer yandan Batı taklidi kutlama ve etkinliklerle gençlik özünden uzaklaştırılıyor. Doğum günü kutlaması, baby shovver partisi, kız istemede söz masası ve şatafatlı mevlitler gibi etkinliklerin toplumu ve aileyi yozlaştırdığını belirten ilahiyatçılar, "Neslimiz elden gitmeden özümüze dönmemiz şart" dedi. Herşeyin fazlası israfa girer. Dolayısıyla bu israfın önüne geçmek bütün insanların görevidir" diye konuştu.
"YARINLARIMIZA GÜVENLE BAKAMAYACAK HALE GELİRİZ"
"Bizim kültürümüz toplumumuzun gen yapısıdır" diyen Nuri Ünal, "Yeni yetişen yavrularımız, çocuklarımız bu milletin geleceğinde söz sahibi olacak kişilerdir. Bu insanlar milletin özünden koparılarak yetiştirilirse özellikle çevremizdeki Müslümanların çok olduğu ülkelerin haline düşeriz. Eğer biz çocuklarımız için doğru rol modelleri ortaya koyamazsak kendi ellerimizle zehirlemiş oluruz. Bir sosyal medya çılgınlığımız var. Bu platformda hangi alanda bakarsanız bakın kültürümüzü yozlaşana bir sürü şeylerle karşı karşıyayız. Çünkü burada bir özendiricilik söz konusudur. İnsanları toplumda farklı bir hale özendirmek yarınlarımıza güvenle bakamayacak hale geliriz. Burada Millî Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi bakanlıklara ve kendine dert edinmiş STKTara çok iş düşüyor" ifadelerini kullandı.
"TARİHİMİZDEN GÜNÜMÜZE KAMU SPOTU HAZIRLANMALI"
Ünal şöyle devam etti: "Toplumun kendi özüne, kendi kimliğine hem milli hem manevi değerlerine dönmesi gerekiyor. İlgili bakanlıklar tarihimizden günümüze kadar o önder insanların yaşayışlarını 'kamu spotu' şeklinde verebilirler. Çünkü televizyon dizileri insanları şatafata sürüklüyor. Dolayısıyla bir öze dönüş seferberliği yapılması gerekiyor. Bundan kaçamayız. Eğer kaçarsak gelecekte nesilleri miz farklı bir hale gelebilir. Ayrıca insanlar arasında bölünmeye de sebep olabiliyor."